top of page
Senem Yumuşak

Gezegen Dostu Beslenme

Çevresel ayak izinizi azaltmak veya tabağınızdaki yiyecekler aracılığıyla yerel ekosistemi desteklemek ile ilgileniyorsanız, gezegen dostu beslenme şeklini merak ediyor olabilirsiniz.


Gıda söz konusu olduğunda sürdürülebilirlik hakkında çokça konuşulmasına rağmen, bu kavramın ne anlama geldiğine dair çok fazla anlam karışıklıkları mevcut. Temel özellikleriyle gezegen dostu veya sürdürülebilir beslenme bitki bazlı veya tamamen organik olarak düşünülür, ancak sürdürülebilirlik bundan çok daha karmaşıktır.


Gezegen dostu beslenme nedir?


İlk olarak, bir şeyin sürdürülebilir olması için ne anlama geldiğini açığa kavuşturalım. Çevre Koruma Ajansı (EPA), sürdürülebilirliği hem insanları hem de doğayı destekleyen ve gelecek nesillerde de böyle yapmaya devam edecek koşullar sağlamak olarak tanımlamaktadır.


Örneğin, sürdürülebilir bir tarım, bitkilere veya vahşi hayata zarar verebilecek böcek ilacı ve gübre kullanımından kaçınarak doğaya yardım ederken insan sağlığını destekleyen besleyici meyve ve sebzeler sağlar.


Sürdürülebilir tarım ayrıca toprak sağlığını korumak için mahsulleri kendi içinde döndürebilir ve bu da tarım arazilerini gelecek nesiller için kullanılabilir hale getirir.


Benzer şekilde, sürdürülebilir bir diyet kısa ve uzun vadede hem insanı hem de doğayı destekler.


İnsanları gezegen dostu beslenmesini kısa vadede desteklemek için sürdürülebilir bir diyet uygun fiyatlı, erişilebilir, besleyici ve gıda kaynaklı patojenler gibi zararlı bileşiklerden arındırılmış olmalıdır.


Tarım ve paketlemeden nakliye, perakende satış ve yemek pişirmeye kadar gıda sisteminin her bölümünde çalışan insanların geçimini sağlamaları, yeterli sağlık yardımları almaları ve güvenli çalışma koşullarına sahip olmaları da önemlidir.


Uzun vadede desteklemek için ise sürdürülebilir bir diyet, tip 2 diyabet, kalp hastalığı ve kanser gibi diyetle ilgili durumların riskini en aza indirmelidir.


Gezegen dostu bir diyet:

  • Sera gazı emisyonlarını en aza indirmeli,

  • Su kullanımını azaltmalı,

  • Toprak erozyonunu ve kirliliği en aza indirmeli,

  • Hayvan refahına öncelik vermeli ve

  • Biyolojik çeşitliliği desteklemelidir.


Bireysel düzeyde baktığımızda bu, daha az et yemek ve zararlı böcek ilaçları ve gübreler olmadan yetiştirilen ürünleri seçmek gibi değişiklikler yapmak anlamına gelir.


Daha geniş bir ölçekte baktığımızda ise, ait oldukları ekosistemleri tüketmek yerine yenileyen tarımsal sistemlere yatırım yapmak anlamına gelir.


Sürdürülebilir bir diyetin daha fazla bitki içermesi gerekiyor mu?

Sürdürülebilir diyetler bitkisel gıdalara odaklanmalıdır. Yine de bu, et veya süt ürünlerini tamamen kesmeniz gerektiği anlamına gelmez.


Bitki bazlı gıdalarda (meyveler, sebzeler, tahıllar, baklagiller, kabuklu yemişler, tohumlar ve bu gıdalardan elde edilen herhangi bir ürün) yüksek ve hayvansal gıdalarda düşük bir diyet, daha iyi insan ve çevre sağlığı ile ilişkilendirilmiştir.


Dünya topraklarının yaklaşık %40'ı hem tarım hem de hayvancılık için kullanılıyor ve tüm sera gazı emisyonlarının %35'i gıda üretiminden geliyor. Bu emisyonlardan:

  • %57'si hayvansal üretimden geliyor.

  • %29'u bitki bazlı gıdalardan geliyor.

  • %14'ü kauçuk veya pamuk yetiştirmek gibi diğer arazi kullanımlarından kaynaklanıyor.


Ayrıca Birleşmiş Milletler, dünya nüfusunun artan gıda talebini karşılamak için gıda üretiminin 2050 yılına kadar (2009 yılına kıyasla) yaklaşık %70 artması gerektiğini tahmin ediyor.


EAT-Lancet Komisyonu'na (16 ülkeden 37 önde gelen bilim insanından oluşan bir grup) göre, hem sera gazı emisyonlarını hem de tarımsal arazi kullanımını azaltmanın en iyi yolu şöyle açıklanıyor:


Daha fazla arazi kaplayan ve özellikle metan ve azot oksit olmak üzere daha fazla sera gazı oluşturan hayvanları daha az tüketmek, bitkisel bazlı beslenmeye ağırlık vermek gerekiyor.


Bununla birlikte, bu komisyon tarafından belirlenen sürdürülebilir diyet, hayvansal ürünlerin tamamen ortadan kaldırılmasını gerektirmiyor. Bunun yerine, alımınızı haftada aşağıdaki miktarlarla sınırlamanızı öneriyor:

  • Kırmızı et: 100 gram

  • Kümes hayvanları: 200 gram

  • Balık: 200 gram

  • Süt: 1,8 litre


Bitki bazlı beslenmenin dezavantajları var mı?

Uzmanlar, et alımını azaltmanın sürdürülebilirlik için çok önemli olduğu konusunda hemfikir olsalar da, bitki bazlı bir diyete geçiş çevresel bir kesin çözüm değildir.


İlk olarak, tarım sistemi mükemmel olmaktan uzaktır. Maliyetleri en aza indirmeye odaklanan endüstriyel tarımın toprak sağlığını bozduğu, kitlesel pestisit kullanımı nedeniyle insan sağlığına zarar verdiği, suyu ve toprağı kirlettiği bilinmektedir.


Bu nedenle, diyetinizi daha bitki bazlı yapmak, onu daha sürdürülebilir hale ne yazık ki getirmeyebilir.


Bu nedenle, yiyeceğinizin nerede yetiştirildiği ve mevsimselliği gibi faktörlere ve mümkün olduğunda yerel çiftçileri desteklemenin neden bu kadar önemli olduğuna dikkat etmelisiniz.


Peki ya bitki bazlı et?

Bitki bazlı etlerin sürdürülebilirliği karmaşıktır.


Beyond Meat tarafından desteklenen bir rapor, bitki bazlı etin %90 daha az sera gazı emisyonu ürettiğini, arazi kullanımı üzerinde %93 daha az etkiye sahip olduğunu ve ABD'de yetiştirilen sığır etinden %46 daha az enerji gerektirdiğini belirtiyor.


Bununla birlikte, bu istatistikleri oluşturmak için kullanılan sayılar, endüstriyel besi alanlarında yetiştirilen sığır eti ile toprak sağlığını iyileştirebilen ve biyoçeşitliliği koruyabilen yoğun otlatma yönetimi gibi yenilenebilir, sürdürülebilir uygulamalar kullanılarak yetiştirilen sığır eti arasında ayrım yapmaz.


Ayrıca, bitki bazlı etin çevresel etkilerine ilişkin araştırmalar genellikle ürünü üreten şirketler tarafından finanse edilmektedir.


Nihayetinde, sürdürülebilir bir diyet, bitki bazlı et de dahil olmak üzere yüksek oranda işlenmiş gıdaları sınırlayan bir diyettir.


Peki sonuç olarak ne yapacağız?

Aşağıdaki ipuçları, gezegen dostu bir beslenme düzeni izlemenize yardımcı olacaktır.


1. Proteininizin çoğunu bitkilerden almayı hedefleyin

Şu anda proteininizin çoğunu hayvansal kaynaklardan alıyorsanız, kademeli olarak azaltmaya odaklanın.


Sürdürülebilirlik için uzmanlar günde en az 125 gram kuru fasulye, mercimek, bezelye, baklagiller veya yağlı tohumlar yemeyi ve günde 1 porsiyondan fazla süt ve 1 porsiyondan fazla kümes hayvanları, balık, yumurta veya kırmızı et yememeyi tavsiye ediyor.


2. Daha fazla bitki ve daha az hayvansal ürün yiyin

Meyveler, sebzeler, kuruyemişler, baklagiller ve tam tahıllara odaklanın. Et, kümes hayvanları, balık, yumurta ve süt ürünlerini azaltın.


3. Sürdürülebilir şekilde üretilmiş gıdalar için alışveriş yapın

Toprağı sağlıklı tutmaya ve böylece tarım arazileri çevresindeki tüm ekosistemi desteklemeye odaklanan, rejeneratif tarım kullanılarak üretilen yiyecekleri seçmeye özen gösterin.


4. Daha fazla yemek pişirin

Çoğu zaman evde pişirilen yiyecekler, bir restoranda veya fast food zincirinde satın alınan yiyeceklerden daha besleyicidir. Yemek pişirme ayrıca gıda üretimi için gerekli kaynakları ve emeği de azaltır.


5. Gıda israfını azaltın

ABD gıda arzındaki yiyeceklerin tahmini %30-40'ı çöpe atılıyor. Bazı atıklar kaçınılmaz olsa da, gıda israfını en aza indirmek sürdürülebilirlik için hayati önem taşımaktadır.


Yiyecekleri bozulmadan pişirmeyi ve yemeyi hedefleyin, ürünün yenilebilir kısmını mümkün olduğunca kullanın ve artık yemekleri güvenli bir şekilde saklayarak yiyin.


Referanslar

Campbell, A., & King, A. (2022). Choosing Sustainability: Decision Making and Sustainable Practice Adoption with Examples from U.S. Great Plains Cattle Grazing Systems. Animals : an open access journal from MDPI, 12(3), 286. https://doi.org/10.3390/ani12030286


Foley, J. A., Defries, R., Asner, G. P., Barford, C., Bonan, G., Carpenter, S. R., Chapin, F. S., Coe, M. T., Daily, G. C., Gibbs, H. K., Helkowski, J. H., Holloway, T., Howard, E. A., Kucharik, C. J., Monfreda, C., Patz, J. A., Prentice, I. C., Ramankutty, N., & Snyder, P. K. (2005). Global consequences of land use. Science (New York, N.Y.), 309(5734), 570–574. https://doi.org/10.1126/science.1111772


Xu, X., Sharma, P., Shu, S. et al. Global greenhouse gas emissions from animal-based foods are twice those of plant-based foods. Nat Food 2, 724–732 (2021). https://doi.org/10.1038/s43016-021-00358-x









Comments


bottom of page